Say something...
Nothing found. Please repeat.
Unsupported browser. Sorry...
Sözün özü makbuldür, der büyükler. Ve sözün özünü de kısacık bir temsil anlatır çoğunlukla. Tarihe mal olmuş sufi büyüklerinin hayatları top yekun birer ibret manzumesidir. Onları sözü uzun etmeden. hikmetli bir sözle. bir bakışla ya da küçük bir davranışla ifade ederler. Ve o hareketlerine binlerce anlamı
Sözün özü makbuldür, der büyükler. Ve sözün özünü de kısacık bir temsil anlatır çoğunlukla. Tarihe mal olmuş sufi büyüklerinin hayatları top yekun birer ibret manzumesidir. Onları sözü uzun etmeden. hikmetli bir sözle. bir bakışla ya da küçük bir davranışla ifade ederler. Ve o hareketlerine binlerce anlamı da yüklerler.Sûfi Öyküleri'nde geçmişten günümüze anlatılan bu hikmet öykülerinden oluşan bir derleme bulacaksınız. Kimi bizzat yaşanmış. kimi de geçmiş büyük toplumlara ait anonim öykücüklerin hikmetli ağızlardan tekrarlanmış hallerini okuyacaksınız.Sufi Öyküleri. insana. hakikata. varlığa ait yoğun anlam kümelerini barındıran ve bunları da en kısa ve çarpıcı bir şekilde ifade eden öykülerden özenle seçildi. Özlerine dokunulmadan yeniden yazıldı ve günümüz okuyucusunun anlayabileceği bir dile kavuşturuldu.
Bir gün sivrisinek, Hz. Süleyman'a (as) gelerek, 'sen' dedi, 'adaletinle ünlenmiş, rüzgara, ateşe ve suya hükmü geçen bir elçisin. yardımını istiyorum. Senin adalet ve bağış denizinde benim de hissem var.' Allah'ın elçisi, 'Ne istiyorsun, derdin nedir? ' diye sordu. Sivrisinek, 'Sorma sultanım, ' dedi, 'ne tadımız kaldı ne tuzumuz, hayatımız zindana döndü' Hz. Süleyman (as) , 'Ne oldu, ne var? ' diye sordu. Sivrisinek, 'Rüzgar' dedi, 'benim şikayetim rüzgardan. Sürekli bizi taciz ediyor, zulmediyor. Nereye gitsek elinden kurtulamıyoruz. Huzurumuz kalmadı.' Elçi, 'güzel de' dedi, 'Rabbim bana, iki tarafı da dinlemeden hüküm verme, buyruğunda bulundu. Hasmını da çağırıp dinleyelim, ona göre karar verelim.' Ve rüzgara seslendi, 'seher yeli! Gel de hakkındaki şikayete dair konuş' Rüzgar emri duyunca gürleyerek esmeye başladı. Ortada ne sivrisinek kaldı ne başka bir şey. Hayvancağız bir yandan sürükleneke uçuyor bir yandan da avazı çıktığı kadar bağırıyordu, 'Ey Allah'ın sevgili elçisi! Rüzgarın varlığı benim yokluğumdur, ona nasıl karşı koyabilirim? '
Sufi Oykuleri - Sadik Yalsizucanlar - oyku, hikaye
Orta boy, 216 sayfa
Yayınevi: Timaş
Bilgi kartı